OECD’nin raporuna göre Türkiye gıda enflasyonunda zirvede bulunuyor. TÜİK’in açıkladığı verilere göre tarımda üretici fiyat enflasyonu eylül itibari ile aylık bazda yüzde 5,80 artarken yıllık artış ise yüzde 46,83 oldu.
Ekonomi büyüme rakamlarında da tarımın geldiği durum gözler önüne serildi. TÜİK’in verilerine göre ekonomi 2025’in üçüncü çeyreğinde yüzde 3,7 büyürken tek daralan sektör ise yüzde 12,7 ile tarım oldu. Tarımdaki daralmanın en önemli nedenleri arasında çiftçilerin para kazanamadığı için ürün ekmeyi bırakması ve son dönemde meydana gelen zirai don olduğu belirtiliyor.
Gıda enflasyonunda son yıllarda yaşanan sert artış ile birlikte zincir marketlerin fiyatları tepki çeken unsurların başında yer aldı. Ancak en büyük zincir marketlerden biri olan Migros bile tarımda gelinen son duruma isyan etti.
Migros İcra Kurulu Başkanı Ömer Özgür Tort çiftçilerin para kazanamadığı için ürün ekmeyi bırakmasının Türkiye için büyük bir tehdit olduğunun altını çizdi. Tort, “Bu tempoda gidersek Türkiye’de satacak ürün bulamayabiliriz. O zaman ithalat furyasının içinde gıdayı da bu paydaşlardan biri haline getirmek zorunda kalabiliriz diye kaygımız var” şeklinde konuştu.
Türk İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED), Antalya’da düzenlenen 26. İş Dünyası Zirvesi’nde Konuşan Özgür Tort, mercimeğin Kanada’dan çok rahat ithal edilmesine karşın bunu yapmama kararı aldıklarını söyledi.
“SIFIR LİRA MALİYETLİ ÜRÜNÜ RAFA GETİRMEK 21 LİRA”
Özgür Tort, fiyat oluşumunda nakliye ve toplu üretimin de önemine dikkat çekti. Ürünlerin Antalya ile İstanbul arasındaki fiyat farkına değinen Tort, “Ürün Antalya’da 5 lira, İstanbul’da 35 lira. Bunun çok basit bir matematiği var. Randımanlı üretim yoksa sıfır maliyetli bir ürünü İstanbul’da satmanın maliyeti 21 lira. Üretici 5 liraya üretmez. Tedarik maliyetini ve ortak üretim maliyetini düşürmemiz şart” dedi. Toplu üretimde girdi maliyetlerinin üçte birine, raylı sistem taşımacılığında nakliye maliyetlerinin yine üçte birine düştüğünü kaydeden Tort, tarımda teknoloji kullanımının zorunluluk haline geldiğini belirtti.
“ÜRETİCİ KENDİ TÜKETECEĞİ ÜRÜNE İLAÇ KULLANMIYOR”
Gıda güvenliğine de değinen Tort, “Bazı bahçelere giriyorum, bir bölümünün kendileri için ayrıldığını ve oraya ilaç kullanmadıklarını belirtiyorlar. Bu benim canımı çok acıtıyor. Bunu bana söylüyorlar, kim bilir söylenmeyen neler var. Bunun da kontrolü önce vicdanımızla. Biz kontrol etmeyi yükümlülük olarak görüyoruz. Yalnızca pestisit kontrolüne yılda 350-400 bin dolar harcıyoruz. Bunun muhakemesi ve denetlenmesi vicdanda. Tüm bunları yaparsak biz de tedariklerimizi şeffaflaştırma sözü veriyoruz. Tüm ürünlerin üzerine QR kodu koyma sözü veriyorum. Herkesin bu sorumlulukta paydaş olması en değerlisi” ifadelerini kullandı.