Connect with us

GÜNDEM

Savcıyı tehdit etmişti şimdi etik kurulunda

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’den atama kararları ile kamu görevlilerinin etik davranış ilkelerini yönetmeliklerle belirlemek, uygulamayı gözetmek ve etik davranış ilkelerinin ihlal edildiği iddiasıyla re’sen veya yapılacak başvurular üzerine gerekli inceleme ve araştırma yapmakla görevli Kamu Görevlileri Etik Kurulu’na 11 yeni isim atandı.

Etik Kurulu’na atanan isimler arasında ‘rüşvet soruşturmasını kapatma’ iddiasıyla gündeme gelen eski Adalet Bakanı Kenan İpek’in de olması dikkat çekti.

YARGIYA MÜDAHALE

Cumhuriyet’te yer alan habere göre, 2014’te ve kamuoyunda “liman yolsuzluğu” olarak anılan operasyon o dönem siyasette tartışmalara neden olmuştu. Yıldırım’ın bacanağının adının geçmesi operasyonu gündemin merkezine oturmuştu. Dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile bakanlık müsteşarı olan Kenan İpek’in İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş’a “operasyonu durdurması” için baskı yaptığı belirtilmişti.

‘GÖZALTI YAPMA’ BASKISI

Baş’ın o dönemdeki iddialarına göre, Bakan Bozdağ, kendisini 3 kez telefonla arayıp, ‘liman yolsuzluğu’nu soruşturan Örgütlü Suçlar Bürosu Cumhuriyet Savcısı Ali Çelik’ten dosyanın alınıp, sanıklara gözaltı yapılmadan çağrı yöntemi ile savcılık tarafından ifadelerinin alınmasını istedi. Ancak Baş, soruşturmanın usulünce sürdüğünü belirterek bakanın talebini reddetti. Bakan başarısız olunca bu kez müsteşar İpek mesai bitiminde Başsavcı Baş’ı aradı ve bakanın taleplerini tekrarladı.

SORUŞTURMAYI KAPATMAYA ÇALIŞTI

Başsavcı Baş, Müsteşar İpek’le arasında geçen görüşmesini şöyle kaydetmişti:

“6 Ocak 2014 tarihinde saat 19.38’de evimde bulunduğum sırada müsteşarlık makamından ‘….’ numaralı telefonumu arayan sekreter; Sayın Müsteşar Kenan İpek’in benimle görüşmek istediğini iletti. Sayın Müsteşar, hal hatır sorduktan sonra sözü, yürütülen evraka getirip içeriğini sordu. Kendisine kısaca soruşturmayla ilgili bilgi verdim. Bunun üzerine, bu soruşturmanın derhal durdurulmasını, ilgili cumhuriyet savcısının değiştirilmesini istedi. Makamda beklediğini, sonucun kendisine bildirilmesini istedi. Cevaben kendisine, hukuk ve yasalara aykırı bir işlem olmadığını izah etmeme rağmen ısrarcı oldu. Dört dakika süren görüşme sonrası tekrar soruşturmayı durdurmamı, mahkeme kararlarını kolluktan geri istememi ve cumhuriyet savcısını değiştirmemi ısrarla istedi. Ve cevap beklediğini belirterek telefonu kapattı.”

“YAPMAZSANIZ SONUÇLARINA KATLANIRSINIZ”

Baş, tutanakta İpek’in kendisini daha sonra aradığını belirterek; “Daha sonra beni tekrar 22:31’de aynı şekilde müsteşar bey arayarak ne yaptığımı sordu. Ben de yapılan işlemin hukuk kuralları çerçevesinde olduğunu, herhangi bir müdahaleyi gerektirir, hukuka ya da usule aykırı bir durumun bulunmadığını nezaketle izah etmeye çalışmama rağmen bana hitaben; ‘Bu saatte git, cumhuriyet savcısını değiştir, tüm kararları iptal et, bu soruşturmayı durdur. Bunu yapmazsanız sonuçlarına katlanırsınız’ diyerek telefonu kapattı. Cumhuriyet Başsavcılığımızca yapılan işlemlerde hukuka aykırı bir işlem görmediğimden bu talepleri yerine getiremedim. 6 Ocak 2014 günü saat 19.38 ve 22.31’de Sayın Müsteşar Kenan İpek tarafından aranmam sebebiyle aramızda geçen konuşmaları gösterir iş bu tutanak tarafımdan tutularak imza altına alınmıştır” ifadelerini kullanmıştı.

BAKAN OLARAK ATANDI

Başsavcıya baskı haberlerinin ardından İpek, Haziran 2015 Türkiye genel seçimleri öncesi Bekir Bozdağ’ın yerine Adalet Bakanı olarak atanmış, Kasım 2015 Türkiye genel seçimleri öncesi kurulan seçim hükümetinde de bu görevini devam ettirmişti. 25 Kasım 2015 tarihinde tekrar Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı görevine getirilen İpek; 17 Ekim 2017 tarihinde müsteşarlık görevinden ayrılmış, 18 Ekim 2017 tarihinde Yargıtay üyeliğine seçilmişti.

Continue Reading
Advertisement Google News
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir