New York’taki Mount Sinai Hastanesi’nden Prof. Dr. John T. Wilson, grip virüsünün bağışıklık sisteminde oluşturduğu hasarın, vücudu ikinci bir bakteriyel veya viral saldırıya karşı savunmasız bıraktığını ifade etti.
Kış aylarında yaygınlaşan grip enfeksiyonlarının ardından ortaya çıkan ‘süperenfeksiyon’ vakaları, sağlık otoriteleri arasında ciddi bir endişeye yol açtı.
İyileşme belirtileri gösteren hastaların, kısa süre sonra daha şiddetli ve karmaşık bir tabloyla karşılaşmasının nedeni olarak gösterilen bu durum, bağışıklık sisteminin ilk virüsle mücadelesi sırasında tükettiği rezervlere dayandırıldı.
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü (NIAID) bünyesinde yapılan kapsamlı araştırmalar, grip virüslerinin akciğerlerdeki epitel hücrelerinde ciddi hasara yol açtığını ve bu hasarın, zatürreye neden olan Streptococcus pneumoniae gibi bakterilerin yerleşmesi için uygun bir zemin hazırladığını ortaya koydu.
Harvard Tıp Okulu’ndan Bulaşıcı Hastalıklar Uzmanı Dr. Emily Carter, süperenfeksiyon riskinin anatomisini detaylıca açıkladı.
Dr. Carter, ilk virüsle savaş sırasında salgılanan yüksek düzeydeki sitokinlerin ve bağışıklık hücrelerinin aşırı aktivasyonunun, bir süre sonra bağışıklık sisteminde “yorgunluk” olarak tabir edilebilecek bir düşüşe neden olduğunu belirtti.
Dr. Carter, “Grip, solunum yolunun doğal savunma mekanizmalarını fiziksel ve kimyasal olarak devre dışı bırakır. Siliya (titrek tüyler) hasar görür ve mukoza zarları incelir. Bu durum, özellikle bakteriyel patojenler için mükemmel bir giriş kapısı sunar” diye konuştu.
Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu’ndan Viroloji Profesörü Sir Jeremy Davies, bu ikinci enfeksiyonların özellikle yaşlılar ve kronik hastalığı olan bireylerde yüksek ölüm oranlarıyla ilişkilendirildiğini vurguladı.
Prof. Davies, “Grip aşısının önemi, sadece gribi önlemek değil, dolaylı olarak bu hayatı tehdit eden ikincil enfeksiyonların da önüne geçmektir” ifadelerini kullandı.
Bilim insanları, grip semptomları hafiflese dahi, özellikle yüksek ateşin geri dönmesi, nefes darlığı ve göğüs ağrısı gibi belirtilerin ortaya çıkması durumunda derhal tıbbi destek alınması gerektiği konusunda uyarıda bulundu.