Connect with us

Sağlık

Masajların etkili olup olmadığıyla ilgili uzman önerileri

Masajın, kasları gevşetmekten çok daha derin etkiler yarattığı, son yıllarda gerçekleştirilen bilimsel araştırmalarla kesinleşti.

Yabancı uzmanlar, yüzyıllardır süregelen bu uygulamanın, modern tıp tarafından da giderek daha fazla kabul gören bir tedavi yöntemi olduğunu ifade etti.

HÜCRESEL DÜZEYDE İYİLEŞME: BİLİM NE SÖYLEDİ?

Kanadalı uzman Dr. Mark A. Tarnopolsky, masajın etkilerini inceleyen çığır açıcı bir çalışmaya imza attı. McMaster Üniversitesi’nde görevli olan Dr. Tarnopolsky ve ekibinin Science Translational Medicine dergisinde yayımlanan araştırması, masajın sadece ağrıyı azaltmakla kalmayıp, aynı zamanda kas hücresi iyileşmesini hızlandırdığını gösterdi.

Araştırmacılar, masajın kas iltihabını azaltan sinyalleri harekete geçirdiğini ve yeni mitokondri oluşumunu teşvik ederek kasların onarım sürecine doğrudan katkıda bulunduğunu bildirdi.

Özellikle egzersiz sonrası masaj uygulanan deneklerde, iltihaplanmaya yol açan sinyal yolunun baskılandığı ve kas iyileşmesiyle ilişkilendirilen sinyalinin aktive edildiği tespit edildi.

Dr. Tarnopolsky, bu bulguların, masajın “mekanik olarak uygulanan bir ilaç” gibi işlev gördüğü anlamına geldiğini ifade etti.

SİNİR SİSTEMİ VE STRES ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

Amerika Birleşik Devletleri’nden tanınmış psikoloji profesörü Dr. Tiffany Field, masajın stres ve anksiyete üzerindeki etkilerini uzun yıllardır araştıran bir diğer uzmandır. Miami Üniversitesi Dokunma Araştırma Enstitüsü (Touch Research Institute) Direktörü olan Dr. Field, masajın kortizol seviyelerini (stres hormonu) düşürdüğünü ve buna karşılık ruh halini düzenleyen serotonin ve dopamin gibi nörotransmitterlerin seviyelerini yükselttiğini gösteren çok sayıda çalışma gerçekleştirdi.

Dr. Field, düzenli masaj terapisinin parasempatik sinir sistemini aktive ettiğini, bu sayede vücudun “savaş ya da kaç” modundan (sempatik sistem) “dinlen ve sindir” moduna geçtiğini açıkladı. Bu fizyolojik değişim, sadece anksiyete ve depresyon belirtilerini hafifletmekle kalmadı, aynı zamanda bağışıklık sistemi işlevini de olumlu yönde etkilediği belirtildi.

DOLAŞIM VE AĞRI YÖNETİMİNDE ANAHTAR ROL

Uluslararası Ağrı Araştırmaları Birliği üyesi Dr. Pete C. E. Smith, masajın kan dolaşımını artırma ve kronik ağrıyı yönetme potansiyelini öne çıkardı.

Dr. Smith, masajın kan akışını yerel olarak artırarak kaslardaki toksinlerin ve metabolik atıkların (örneğin laktik asit) daha hızlı uzaklaştırılmasına yardımcı olduğunu belirtti. Bu etki sayesinde, özellikle bel ağrısı, boyun ağrısı ve migren gibi kronik ağrı durumlarında hastaların yaşam kalitesinde önemli bir iyileşme gözlendi.

Masajın, ağrı sinyallerini beyne ileten sinir liflerinin uyarılma eşiğini değiştirerek, doğal bir ağrı kesici görevi gördüğü bilimsel çevrelerce kabul edildi.

Yabancı uzmanlar, masajın artık sadece bir lüks değil, kas-iskelet sistemi sağlığını ve zihinsel refahı destekleyen tamamlayıcı bir tıp uygulaması olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Continue Reading
Advertisement Google News
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir